Darwinizm İnsanları Aldatmaya Devam Ediyor

Şunu unutmamak gerekir ki, Darwinizm, dünya çapında organize bir harekettir. Özellikle de Avrupa Birliği ülkelerinin çok büyük bir bölümünde, Rusya’da, Çin’de ve diğer pek çok ülkede evrim teorisi halkın çok büyük bir bölümü tarafından onay görmekte, yaratılış gerçeği ise reddedilmektedir. Dünyanın dört bir yanındaki üniversitelerde evrim teorisi tek geçerli kuram kabul edilmekte, ilköğretim kurumlarından itibaren okullarda öğrencilere evrim teorisi tek gerçek gibi öğretilmektedir. Yaratılış gerçeğinden bahsetmek dahi birçok ülkede yasaklanmış durumdadır. Bu durum uzun yıllardır bu şekildedir. Özellikle de Avrupa ülkelerinde düzenlenen anketler, Fransa, Almanya, İngiltere başta olmak üzere bir çok ülkede insanların büyük çoğunluğunun evrim teorisini bilimsel bir gerçek olarak kabul ettiğini ortaya koymuştur. Evrim aldatmacasına kanan bu insanlar, Allah’a imandan ve din ahlakından da uzaklaşmaktadırlar.

Dünyaca tanınmış bilim dergilerinden Nature‘da yapılan bir araştırmaya göre günümüz bilim dünyası tarih boyunca hiç olmadığı kadar Allah’ın varlığını reddetmektedir. Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi üyeleri arasında yapılan bir araştırmada, sadece yüzde 7 oranındaki üye Allah’ın varlığına inandığını, yüzde 93 üye ise inançsızlığını ifade etmiştir. Bu sonuçlar karşısında, tanınmış evrimci biyolog Ernst Mayr şu yorumu yapmıştır: “Sonuca bakılırsa hepimiz ateistiz.” 43

Bu durum daha önce de belirttiğimiz gibi, bazı inançlı kimselerin söylediklerinin tam tersini bizlere göstermektedir. Darwinizm halen geniş çevreler üzerinde etkindir ve bilim dünyasında da hakim hayat görüşüdür. Üstelik sadece bilimsel bir teori değil, insanları Allah’a imandan uzaklaştıran en önemli sebeplerden biridir. Nature’da yayınlanan bu araştırma 1914 yılında da gerçekleştirilmiş, Allah’a inananların oranı o dönem yüzde 35.2 olarak belirlenmiştir. Aradan geçen 90 yılda bilim adamlarının büyük çoğunluğu Allah inancından neredeyse tamamen uzaklaşmış, materyalist ve ateist bir düşünce yapısına sahip olmuşlardır. Dikkat edilmesi gereken en önemli husus ise, bu dönemin evrim teorisinin bilim dünyasında hakimiyet kazandığı dönem olmasıdır.44

Dünya ekonomi ve politikasında etkin olan bazı Asya ülkelerinde de inançsızlık çok yaygın durumdadır. Bunların başında Çin gelmektedir. Çin’de halkın yüzde 71’i kendini dinsiz veya ateist olarak tanımlamaktadır.45 Özellikle de Avrupa ülkelerinde yaşanan din ahlakından uzaklaşma son yıllarda çeşitli araştırmalara, kitaplara ve makalelere konu olmaktadır. Avrupa’nın Hıristiyan kökenlerini reddetmesi, hızla din ahlakından uzaklaşması, ateizmin güç kazanması, kiliseye bağlılığın çok zayıflaması, Amerika’da güçlenen Darwinizm karşıtı çalışmaların Avrupa’da yankı bulmaması, okullarda evrim teorisinin okutulması konusunda Avrupa ülkelerinde kararlı bir tutum gözlenmesi ve karşıt görüşlere hiç yaşam imkanı tanınmaması, bu çalışmaların temelini oluşturmaktadır. Associated Press’in yayınladığı bir araştırmada da Batı Avrupa’da inançsızlığın yükselişte olduğu ortaya konmuştur. Bu araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlara göre, Fransa dini değerlerin açıkça ifade edilmesine en çok karşı olan ülkedir ve ülkedeki ateistlerin oranı ortalama %19’dur. Yine aynı araştırmanın sonuçlarına göre, bu derece çok inançsız kimsenin olduğu bir başka ülke ise Güney Kore’dir. 46

Söz konusu tartışmalar Avrupa Birliği’nin anayasasının oluşması sırasında daha da artmıştır. Bu anayasada dini inançlara yönelik hiçbir ifadenin yer almaması, dindar çevrelerden tepki görmüş, ancak bu gibi tepkiler kesin bir şekilde reddedilmiştir. Vatikan’dan yapılan resmi açıklamalarda ise günümüz Avrupası’nın, Hıristiyan değerleri üzerine kurulu bir toplum görüntüsü vermediği ifade edilmiştir.47 CBN‘de yer alan “Is Europe The New ‘Dark Continent’?” (Avrupa Yeni ‘Karanlık Kıta’ mı?) başlıklı makalede 1000 yıl boyunca Hıristiyan medeniyetinin merkezi olan Avrupa’da artık bu dönemin bittiği ifade edilmiş ve çeşitli uzmanların görüşlerine yer verilmiştir.48 The Cube and the Cathedral: Europe, America, and Politics Without God, (Küp ve Katedral: Tanrısız Avrupa, Amerika ve Politika) isimli kitabın yazarı ve Washington’daki Ethics and Public Policy Center (EPPC – Etik ve Toplum Politika Merkezi) yöneticilerinden George Weigel, Avrupa’da inançsızlığın artışını bir röportajında şu şekilde yorumlamıştır:

Avrupalı kendisini modern ve özgür olabilmek için radikal seküler olması gerektiği konusunda şartlandırmıştır. Bu şartlanmanın, Avrupa’da günlük yaşam ve kültür üzerinde hayati ve elbette ölümcül etkisi vardır. Avrupa’nın ahlaki değerlerindeki krizin temelinde, bu kanaatin ve toplumda yarattığı sorunların etkisi bulunmaktadır.49

BM tarafından yapılan bir anket de, Avrupa ülkelerinde Darwinizm’in ve ateizmin yükselişini gözler önüne seren delillerden bir diğeridir. Ankete göre Avrupalıların yalnızca %18’i insanı Allah’ın yarattığına inanmakta, %82’si ise insanın diğer türlerden evrimleşerek meydana geldiğini sanmaktadır. Ülkelere tek tek baklıldığında durum şöyledir:

Almanya: %35’i Katolik, %36’sı ise Protestan olan halkın yalnızca %14’ü Yaratılış’a inanmaktadır.
Fransa: Yaratılış gerçeğine inananlar yaklaşık %18 oranındadır. Fransa’da ateistlerin oranı yüzde 19 civarındadır. 50
İngiltere: Halkın %20’si Yaratılış’a inanmaktadır. Evrim teorisine inananlar ise 26 Ocak 2006 yılında yapılan bir araştırmaya göre yaklaşık yüzde 50 oranındadır. Okullarda sadece evrim teorisinin okutulması gerektiğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 70 oranındadır. 51 Yapılan araştırmalar İngiltere’nin hızla inançsız bir ülke olma yolunda ilerlediğini, sadece göçmenlerin dini inançlarını yaşadıklarını, İngiliz halkının ise dinden uzaklaştığını göstermektedir. Basında yer alan bir habere göre ise İngiltere’de okullarda ateizmin öğretilmesi planlanmaktadır. 52
İspanya: Nüfusun büyük bölümünü Katoliklerin oluşturduğu İspanya’da, insanları Allah’ın yarattığı gerçeğine inananların oranı %13’tür.
Norveç: Yaratılış’a inananlar, toplumun %19’unu oluşturmaktadır.
Finlandiya: Yaratılış’a inananların oranı %16’dır.
İsveç: Allah’ın insanları yarattığına inananların oranı %12’dir.
Danimarka: Halkın %9’u Yaratılış’a inanmaktadır.
Belçika: Yaratılış gerçeğine inananların oranı %10’dur.
İsviçre: Halkın %24’ü Yaratılış gerçeğine inanmaktadır. 53

Aşağıdaki tabloda ise Avrupa ülkelerinde ateistlerin ve inançsızların nüfusa oranı gösterilmektedir:

darwinizm-insanlari-aldatmaya-devam-ediyor

Bu veriler bilimsel tüm bulguların evrimi yalanladığını, Darwinizm’in hayal ürünü hikayelerden öteye gitmediğini, bilimin gösterdiği gerçeğin Yaratılış olduğunu anlatmanın önemini bir kez daha ispatlamaktadır. İnsanları Allah’ın, ahiretin ve hesap gününün varlığına inanmaktan, Allah’ın razı olduğu şekilde yaşamaktan alıkoyan Darwinist dünya görüşünün ortadan kaldırılması için tüm Müslümanların birlik olup, çok geniş kapsamlı bir fikri mücadele yürütmeleri aciliyetlidir. Bu faaliyetleri engellemeye çalışmanın, önemsiz görmenin ya da göstermenin ise çok hatalı bir davranış olacağı açıktır.

—–
43. Phillip Johnson, Evrim Duruşması, Gelenek Yayınları, İstanbul, 2003, s. 65
44. http://members.shaw.ca/tfrisen/Science/scientistbelieving/scintist.htm
45. http://library.thinkquest.org/18802/factchin.htm
46. http://www.carnegiecouncil.org/viewMedia.php/prmID/5216
47. http://www.time.com/time/europe/html/030609/religion.html
48. http://www.cbn.com/CBNNews/News/040301a.asp
49. http://www.albertmohler.com/commentary_read.php?cdate=2005-06-01
50. http://www.iht.com/articles/2005/06/06/news/religion.php
51. http://news.bbc.co.uk/1/hi/sci/tech/4648598.stm
52. http://www.sabah.com.tr/2004/02/16/dun108.html
53. http://www.geocities.com/fedor_steeman/Europe.html